3 Ekim 2008 Cuma

Ayşemayşe


Tüyü bitmemiş yetimliğimde miydin neydin, oysa babam yine sağ

Ama adın Ayşe´ydi, ya da ayşemayşeydi ki

Seni sırtımda bir küfe ana-kız gibi sevdim

Değdim de denebilir - bakışıyorduk ya -

Kış aksırığı hohlanmış ellerine



Sonra senler bir başıboşluğa tüydü gitti

Çalpara eteklerin çapraz ellerimde

Sen de öyle mi yap dedim kendi kendime

Coş savrul koşukoşuver esri

- Ne haddime? -

Ne haddime mi



Oh, her çimdik morartısına indiğimde

Bir dişi çukur - çıkmak belki de -

Basamaklar noksandı hep

Tabanlarımla merdiven içiçe

Yepyeni bir göz takınıyordum tez

Senin senden önceni görmeyesiye

Adın Ayşe miydi, ayşemayşe miydi ne



Kıraça daldım çok, kireç kerpiçe som buğday ekercesine

Yufkayı un-ufak edercesine, ne ki en acıkımlık

Gölgesinde bir leş yatırın çınarına ilk balta bu sevi

İçi vıyıl vıyıl kurt, o da bir çeşni

Ama kıç cebinde hep o yassı şişe

İlle seni övdüm seni bildim seni sevdim yaşadım

Yani bir gidişat ki pırnakıl bencesine

Herkese duyur emi

Ötesi tüm ayşemayşe



Ha, bir de dulun penceresine tırmanmıştım yaz serinliğinde


İbrişim dokurcasına keten kenevir yerine

Ah ödünç Ayşe, ah yaşamın eğirdiği kıvrak yün

Kâh kendini didiklercesine edindiğim büklüm filoş

Dur, tâ gitme

Bülûğ gövdede bir yanı gevşek örgüm

Varını nakışlarcasına mıydı beni sevmen

Alı al molu mor kilimler saçağında

Bir azman çiçek gibi bükülmezliğimde, hoş

Dipdiri sırmayı tiftikleyip de püskül kılmacasına

Sımsıcak, yorgan-döşek, bitirim



Maraş´ları Muş´ları hep geze geze

İstanbul´dan hiç mi hiç çıkmadım

Nice senler saysam yol boyunca sevdiğim

Tepeden tırnağa ayşemayşe



Sana bağdaş kuruşlarım mı? tuzuyaş´ın biriydim

Hep o ben yaşımda

İster şuydun de, ister buydun; doğrusu Metin

Eh, bana bir türkü şimdi, ilki Karacaoğlan´dan



Hasan yanım hâlâ çocuk tâ Alamanya´larda


Özetliyeyim mi?

Bu bir sevi tınazı

Ve de ben kırık-dökük bir yaba.

Metin Eloğlu